19 Mart 2010 Cuma

VARLIK VE YOKLUK

Yerkabuğunda antimadde bulunmuş, bu habere şaşırmak mı gerekiyor? Yaşadığımız alemde herşey zıddıyla kaim değil mi, peki yer kabuğu veya yerküre niye bundan muaf olsunki? Pozitif ilimlerle amatör olarak ilgilenen biri olarak bunu gayet serinkanlı karşılıyorum, kimbilir belki bukadar rahat karşılamamın sebebi bu konudaki yetersizliğimdir. Ama yerkabuğundaki radyoaktif maddelerin kararlı hale gelirken açığa çıkan antimadde beni başka bir yönde sarstı, gerçektende yaşam ve ölüm, varlık ve yokluk ne kadar iç içe değil mi? Peki bu olguların zıddı olmasaydı yani yaşamın arkasından ölüm gelmese, varlığın yanıbaşında yokluk olmasa hayat nasıl olurdu acaba? Belkide bunları bir araya getirip zıtlıkları kaldırınca ortadan bu alem yok oluyordur. Mantıklı değil mi madde ve antimaddenin dünyada bir arada bulunabildiği en iyi duruma bakarmısınız radyoaktivite, yani madde yavaş yavaş bozunmaya başlıyor, yani madde için yokolma süreci başlıyor. İkisi bir araya geldiğinde birbirini yok ediyor, ancak ayrıldığında madde ve antimadde olabiliyorlar. Peki bunları bir potada karıştırdığımızı düşünelim ne ad vereceğiz o zaman. Ben daha bu yaşımda gerçek anlamını kavrayabiliyorum, herşeyin zıddı ile kaim olduğunun. Daha önce böyle içime sindirdiğimden emin değilim. Düşünün bir güzellikle çirkinliği bir araya getirin, hadi bakalım buna ne ad vereceksiniz şimdi. Peki iyilikle kötülüğü karıştırın şimdi ne oldu, zıtlıklar sadece tanımlamak için değil aynı zamanda bir olgunun var olabilmesi için gerekiyormuş meğer! Vay canına ozaman yaşam ve ölüm olmasa ne olacaktı. Yani bizler varolabilecek miydik acaba? Benim düşünceme göre bu alemin temeli bu, yani bu olguları ortadan kaldırdığınız zaman başka bir boyuta geçiyorsunuz demektir. O halde herşeyden şikayet etmeyi bir kenara bırakalım diyorum, bizim daha var olanları anlama konusunda bile kendimize yetmeyen aklımız bence bu dünyayı ayakta tutan düzene asla yetmeyecek, çünkü hiçbir eser ustasını anlayacak kabiliyete sahip değildir maalesef. Bize verilenlerin kıymetini bilerek bize verilen bu yaşamın hakkını vermeye çalışalım ve şükretmeyi deneyelim. İnanın bana, bukadar hassas dengelerle yaratılmış bir alemde yaşayabilmek bir mucize! Bizi gözeten bir güç olmasa bu kırılgan dengelerin korunması mümkün olmazdı. Yani, milyarkere milyar seçeneğin içinde tamda bizim yaşayabileceğimiz şartları yaratan ve gözeten güç bir teşekkürü ve minnettarlığı hak ediyor değil mi? Zaten kendisi bir mucize olan hayattan daha ne mucize bekliyoruz, bu mucizeyi iyi kullanmaya çalışalım bundan daha büyük bir nimet inanın bana elimize geçmeyecek.

Hiç yorum yok: